13 Soruda Buse Özgür ve Ventus Karavan

ventus karavan
Bu hafta 13ilinmeyenler’de konuğumuz Buse Özgür. Buse Özgür’ü  ve onun değerli girişimi Ventus Karavan‘ı bu röportajda daha iyi tanıyacaksınız. Keyifli okumalar…
1-Biz sizi oldukça yakından tanıyoruz fakat okurlarımız için bize kısaca kendinizden ve girişimcilik öykünüzden bahsedebilir misiniz?
Merhaba, ben Buse. Ventus Karavan’ın kurucu ortağı ve marka yönetmeni olarak çalışıyorum. Girişimcilik kavramı ile tanışmam üniversite tercihi döneminde oldu. TOBB ETÜ Uluslararası Girişimcilik bölümünü çok isteyerek tercih ettim ve bu konuda hiç keşke demedim. Bölümüm sayesinde 1 yıl Amman’da yaşadım, Ürdün Devlet Üniversitesi’nde ders aldım. Yüksek onur derecesi ile ve İşletme çift anadalından da onur öğrencisi olarak 2020 yılı başında mezun oldum. Şimdi eğitimime Hacettepe Pazarlama Anabilim Dalı’nda tezli yüksek lisans yaparak devam ediyorum. Girişimciliğe ilk adımı 2018 yılı başında KOSGEB’ten aldığım hibe ile attım. 96 doğumluyum ve 21 yaşındayken birikmiş bir sermayenizin olması zor. Bu yüzden KOSGEB benim için güzel bir başlangıç oldu. Röportajın ilerleyen aşamalarında da bahsederiz. Ventus Karavan benim 3 Girişimim. Daha öncesinde patiepet.com ve Teknojet Havacılık. 3 bambaşka alan gibi dursa da girişimlerimin temelinde hep üretim, imalat vardı. Üretmenin tadını bir kere alınca vazgeçemedim diyebilirim. Girişimcilik yolculuğumda ailemin desteği de benim için çok kıymetli. Ortaya koyduğum fikirleri her zaman desteklediler ve asla “maaşlı bir işin olsun kızım” demediler. Bana inanmaları ve benimle birlikte yürümeye hazır olmaları çok özeldi.
2-Yeni bir startup kurmak isteyenlere ben baştan başlasam böyle yapardım veya bunlara adım atmazdım dediğiniz şeyler nelerdir, özellikle neye dikkat etmeleri gerekir?
Hayatımda çok az keşke diyen biriyim. Koşullara uygun hareket etmeye özen gösteriyor ve sonrasında da o zaman yapılacak en iyi aksiyon oydu ve ben elimden geleni yaptım diyorum. Elinden geleni yaptığınıza emin değilseniz keşkeler devreye giriyor. Bu yüzden dikkat etmeleri gereken şey bence ellerinden gelen kısmı ne kadar iyi değerlendirdikleri ve kapasitelerinin ne kadar farkında oldukları. Girişimciliğe erken başladım, bazen bu inanılmaz yorucu oldu. Çift anadalın yoğunluğu, işlerin yükümlülüğü… Tempo çok fazlaydı. Ama iyi ki o zaman başlamışım diyorum. Bir start-up kurmak istiyor ama kendinizi psikolojik olarak hazır hissetmiyorsanız endişelenmeyin. Çünkü tamı tamına hazır olmak diye bir kavram yok. Heyecanınız ve isteğiniz varsa başlayın. Bunu geciktirdikçe, her geçen gün yenilikler getirecek ve yine kendinizi hazır hissetmemeye devam edeceksiniz. Elinizdeki kaynakları iyi analiz edin. Şunu da unutmayın, girişimcilikte bence en önemli kaynak inanç ve tutkunuz olacak.
3-Ventus Karavan’ın sunduğu hizmetler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Tabii ki. Ventus Karavan olarak Ankara’da 460 m2 bir atölyemiz var. Burada motokaravan imalatı gerçekleştiriyoruz. Karavanseverlere 6 haftalık bir üretim süreci sonrası yeni evlerinin anahtarlarını teslim ediyoruz. 3 ay önce de karavan bakım merkezimizi açtık. Motokaravan ve çekme karavanınızı nereden almış olursanız olun profesyonel bir şekilde bakım hizmeti veriyoruz. Karavan ekipmanları olarak Türkiye’ye giriş sağlayan birçok markanın bayiliğini yürütüyor ve teknik servisi olarak işbirliği yapıyoruz. Ventus Karavan’ı yenilikçi ve çevreci bir yaklaşımda şekillendirmeye çalışıyoruz. Kendi üretimimiz olan çevreci ekipmanlar ile sektöre katkı sağlamaya ve bu kültürü geliştirmeye çalışıyoruz.
ventus karavan
4-Birçok girişimin içinde bulunmuş ve kurumsal hayatı deneyimlemiş biri olarak ikisinin aradaki farkları anlatabilir misiniz? Kendi işinize sahip olmak size neler kattı veya götürdü?
Öncelikle girişimcilik iş tanımı açısından çok geniş bir kavram. Yeri geliyor kargo işleriyle ilgileniyor, yeri geliyor muhasebe işlerini takip ediyorsunuz. Müşterilerle birebir ilgileniyor ve bir ürünün/hizmetin ortaya çıkması için tüm aşamalarda yer alıyorsunuz. Kurumsal hayat bu açıdan daha rahat diyebilirim. İş tanımınız genelde bellidir ve sizi zaten bu işleri yürütmeniz için işe alırlar. Kurumsal hayatın içinde staj ve part time işlerde yer alarak bulundum. Stajımı Koç Holding bünyesindeki TürkTraktör’de gerçekleştirdim. Bana hem üretimi hem de kurumsal hayatı aynı anda deneyimleme fırsatı sağlamış oldular ve ben Kurumsal İletişim departmanında tüm bu süreçlerin iletişim kanalındaydım. Şu an Ventus Karavan’da da tüm iletişim ve pazarlama süreçlerini büyük bir keyifle yürütüyorum. Kurumsal hayatta gördüğüm şey benim için uygun olmadığıydı. Yaratıcılığımı daha aktif kullanabildiğim, çeşitli görevlerde aktif yer alabildiğim, belki biraz daha maceralı bir iş bana kesinlikle daha çok uyuyordu. Bunları keşfetmem kurumsal hayatta erken yaşta yer almam sayesinde oldu. O yüzden mutlaka bir start-up kurma öncesi kurumsalı deneyimlemiş olmanızı tavsiye ederim. Kendi işime sahip olmak, kendi hayatımı yönetmek konusunda bana esneklik sağlıyor diyebilirim. 9-5 bir işe gitmemek için 7/24 bir işe girişmişim gibi geliyor bazen. Ancak bana verilen hedefler için değil, kendi koyduğum hedefler için çalışmak gerçekten çok daha keyifli ve motive edici.
5-Size ilham veren ve motive eden şeyler nelerdir?
İç motivasyonu biraz fazla yüksek biriyim. İçten gelen motivasyonun her zaman daha harekete geçirici olduğuna inanıyorum. Çok düştüğüm zamanlar da oldu ancak bu süreçte de etkim olan ve olmayan etkenleri ayırt etmeyi öğrendim. Gücüm nelere müdahaleye yetiyor, nelere yetmiyor. Bunun farkına vardığınızda çok daha sakin kalabiliyorsunuz. Bu aşamada dış faktörleri daha çok inceliyorum işte. Benim yaşadıklarımı başka kimler yaşıyor ve ne şekilde aşıyorlar. Bunu yaşayan tek ben olamam diye düşünüyorum. Dışarıdan aldığım motivasyon da burada devreye giriyor. İlhamın nereden geleceği ise hiç belli olmuyor. Bu yüzden girişimciler olarak olabildiğince birbirimizin hikayesini dinlemeye istekli oluyoruz. Hepsi bir ilham çünkü.
6- 2018 yılında kurucu ortağı olduğunuz Teknojet Havacılık’ın sektörü son kurduğunuz girişim olan Ventus Karavanla çok farklı. Bu girişim fikri nasıl ortaya çıktı, hikayesini öğrenebilir miyiz?
Başta da biraz değinmiştim. Sektörler farklı gerçekten ama odak hep üretimdi. Üretim kültürünü edinince sektör değişikliği halledilemez bir durum olmaktan çıkıyor. Her sektörün gereklilikleri farklı tabii ancak hammadde ihtiyacı nasıl karşılanır, üretim süreci nasıl yönetilir, prototip nasıl geliştirilir ve ortaya çıkan ürün nasıl pazarlanır, bu soruların cevabını biliyorsanız biraz daha kolay yürüyor işler. Teknojet Havacılık da benim için çok keyifli bir girişim süreciydi. Airbus, TAI, MNGJet gibi büyük havacılık firmalarına ekipman üretimi gerçekleştirdik. Fark Yaratan Kadın Girişimciler yarışmasında ödül aldık. KAGİDER’in Geleceğin Kadın Liderleri projesine seçildik. 2020 yılında yaşadığımız pandemi süreci ise ne yazık ki tutunmamızı zorlaştırdı. Havacılık sektöründeki kayıpla tabii ki bize de yansıdı. Devam etmekle etmemek, direnmek arasında ciddi anlamda zorlandık. Burada ise yolumuz babamla kesişti. Pandemi başında ailemiz için bir karavan yapmaya başlamıştı. Ben de sosyal medyayı aktif kullanan biriyim, deneyimlerimi paylaşmak için güzel bir yol olduğunu düşünüyorum. Karavan bitince bir karavan turu videosu çektik ve gelen taleplerin, telefonların, maillerin ardı arkası kesilmedi. Babam Eray Özgür havacılık sektörünün çok kıymetli, donanımlı bir teknisyeni ve uçak bakım müdürüydü. Türkiye’nin havacılıkta en iyi firmalarından birinden, müdür pozisyonunda istifa etti. Ortak bir hedef ve hayalde buluşmuş olduk ve Ventus Karavan böyle ortaya çıktı.
ventus karavan
7- Müşteriler her ne kadar ürünün son haliyle ilgilense de o hizmeti oraya kadar getiren ekibin önemi bizce çok büyük. Ekibinizi seçerken dikkat ettiğiniz unsurlar ve iyi bir ekibin sizce olmazsa olmazları nedir?
Kesinlikle. Ekibimizde güven çok önemli. Ekibimizden bir kişi de aile üyesi olunca iş profesyonel yürüyor mu diye düşünülebilir. İş yerinde Eray Bey, Buse Hanım’ız. Herkes kendi iş alanında birbirine güveniyor ve yapılanların arkasında duruyor. Bu çok önemli. Yaptığımız işlere bilgi birikimimizi ve deneyimimizi katıyoruz. Bunların değer görmesi gerekiyor. Eray Bey’in teknik bilgisi ve donanımı gerçekten çok yüksek. Bir ara popüler olan bir video vardı “yürüyen uçak” diye. Karavanlarımıza bazen böyle diyoruz kendi aramızda. Havacılıkla biraz ilgiliyseniz uçak içinde bir vidanın bile serbest dolaşması mümkün değildir, güvenlik çok önemlidir. Biz de karavanlarımıza bu şekilde yaklaşıyoruz. Güvenliğe ekstra önem veriyoruz. Ekibimizin her bir üyesinin markamızın değerleri ile aynı değerlere sahip olması çok önemli. Bu değerler şeffaflık, paylaşımcılık, yenilikçilik ve pozitif yaklaşım. Üretim yorucu ve stresli bir iş. Bu yüzden herkesin uyum içinde, severek işini yapması gerekiyor. İyi bir ekibin başarısı sadece ortaya çıkan ürünün başarısı ile ölçülemez. Üretim sürecinin ne kadar sancısız ve keyifli geçtiği de önemli. İyi bir ekibin her bir üyesi işini severek yaptığı için kendinden de bir şeyler katar işine de, ekibe de. İyi bir ekibin iç motivasyonu da yüksek olacaktır. Bu gerçekten çalışma sırasında fark yaratacaktır.
8- Girişimcilik hata yaparak ve bu hatalardan ders çıkararak öğrenmek üzerine kurulu. Peki sizin varsa girişiminizi kurarken ve girişiminiz faaliyete geçtikten sonra zorlandığınız noktalar nelerdi?
Hata yapmadan da öğrenebiliriz ama hatayla öğrendiklerimiz daha çok iz bırakıyor kesinlikle. İlk girişimim patiepet.com’da hem tazecik bir girişimci olmanın verdiği heyecanlı, yorucu süreç hem de zorlu, oturmuş bir piyasa da pazara girmeye çalışan bir girişimim vardı. Gerçek hayattaki muhasebe hiç de üniversitede gördüğümüz gibi değilmiş diyerek başladık. Ne kadar eğitim olsa da bazı şeyler deneyim olmadan elde edilemiyor. İlk bir iki ay bu yeni düzene alışmakla geçeceği için bazı zorlukları yoğun hissedebilirler. Çünkü hem iş yapmak hem de yaparken öğrenmek zorundasınız. Hatalı fatura kestiğim de oldu, ama nasıl düzelteceğimi öğrendim gibi ufak ufak adımlarla başlıyorsunuz. Oturmuş bir pazara girmenin zorluğu da pasta paylaşılmış, sizde içinden kendinize pay çıkartmaya çalışıyorsunuz. Stres maksimum düzeyde. Karlılık yakalamak için fark yaratmalısınız. Bu farkı ben üreterek ve tasarım yaparak kurgulamıştım. Belki de bu sayede pazarın bazı zorluklarından kaçınmış olduk.
9- Kadınların gündelik hayatta yaşadığı problemlerin yanı sıra iş hayatında da çeşitli engellerle karşılaştığını biliyoruz. Bir kadın olarak sizin gözlemleriniz deneyimleriniz neler, kadınlar iş hayatında hangi engellerle karşılaşıyor?
Özellikle son 3 yıldır sanayi içinde çalışıyorum. Hala kadın çalışan sayısının az olduğu, kadın yönetici sayısının çok daha az olduğu bölgeler. Çoğu zaman çocuk sorumluluğu adı altında, bazen de toplumsal görevlere katılım anlamında önümüze engeller koyulabiliyor. Sırf bu tarz insani özelliklerimizden dolayı geri planda tutulmaya çalışılıyoruz. Ancak kadın olarak çok başarılı işler ortaya koyan, birçok insana iş kapısı açan, ihracat yapan nice güçlü kadınlarımız da var. Hepsinin bambaşka bir hikayesi vardır. Benim son dönemde yaşadığım bir “abi” meselesi var. Ventus Karavan olarak iletişime geçtiğimde nedense karşıda canlanan imaj hep erkek oluyor. Firma olarak satın alma yaptığımızda whatsapp üzerinden “Abicim gönderdim ürünleri” gibi mesaj aldığım da oldu. Sosyal medyadan iletişime geçip daha sonradan telefon eden bazı müşterilerimiz “Ben erkek düşünmüştüm sizi” diyor. Bu gibi durumlarda açıkçası uyarmaktan çekinmiyorum. Çünkü bu sektörde sadece erkek üreticiler yok, sanayide sadece erkekler yok. Bir firma logosuna bakarak karşı tarafa cinsiyet atayabilmek bana çok tuhaf geliyor. Bunun zamanla değişeceğine inanıyorum ve değişmesi için de elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Bu soru altında son dönemde izlediğim güzel bir film, gerçek bir hayat hikayesi “The Conductor”ı da tavsiye etmek isterim. Gerçekten güçlü bir kadının erkek egemen bir iş için mücadelesini hissedeceksiniz. İpucu olmasın diye daha fazla detay vermiyorum.
ventus karavan
10-Hayatınızda veya profesyonel yaşantınızda hiç ‘’dönüm noktam’’ dediğiniz bir anınız veya döneminiz var mı? Özel değilse bizimle paylaşabilir misiniz?
Herkesin bir dönüm noktası vardır, belki farkında değillerdir. Benim için bu lisedeyken hukuk diye hazırlanıp tercih dönemine 1 hafta kala Uluslararası Girişimcilik okumaya karar vermemle oldu. Hukuk yazacak ve rahatlıkla okuyacak bir dereceyle Türkiye’de sadece TOBB ETÜ’de bulunan, 1 yıl yurtdışında okumaya ve ikinci bir yabancı dili çok iyi seviyede öğrenmeye imkan sağlayan Uluslararası Girişimcilik bölümünü tercih ettim. 1 hafta kala tercih değiştirmek… Gerçekten çok radikal bir karardı. Ama iyi ki öyle yapmışım. Asla pişman olmadım, aksine bu zamanlarıma gelmem için çok doğru bir tercih yaptığımı anladım. Her meslek sevilerek yapılınca güzel. Ben şu an kendimi bir avukat gibi asla düşünemiyorum. Olduğum yerden gerçekten çok mutluyum. Benim dönüm noktam tanıtım günlerine gidip, yerimi bulmamla oldu.
11-Girişimcilik üzerine önerebileceğiniz mutlaka okunması, alınması gereken eğitim ve kitaplar varsa bunları bizimle paylaşabilir misiniz?
Kitap önerme meselesi cidden zor bence. Birçok faydalı kitap, kaynak, eğitim var. Bunlardan derlenmiş listelerine rahatlıkla internetten ulaşılabilir. Bu yüzden biraz daha farklı bir öneri ile gelmek istiyorum. Girişimcilikte duygusal zeka ve tutku çok önemli kavramlar. Bu kavramları daha yakından öğrenmek isteyen adaylar var ise Harvard Business Review’in duygusal zeka serisine bakabilirler. Özellikle “Amaç, Anlam ve Tutku” benim içlerinden sevdiğim bir kitap. Albert Jack’in İcat Çıkarma adlı kitabını da büyük bir keyifle okumuştum. “Galileo’ya da gülmüşlerdi.” sözüyle başlıyor zaten. Bu iki kitap dışında girişimci dediğimiz insanlara bakarsanız genelde her konuda açık ve meraklı olduklarını görürsünüz. Bu nedenle ne öğrenmek istiyorsanız, kendinizi asla durdurmayın. Bu bilgiye bir kitapla da ulaşabilirsiniz, biz diziyle de. Kitaplar, filmler sayesinde o kadar farklı dünyaları deneyimleyebiliyoruz ki, yaşamadığımız hayatların
tecrübesini ediniyoruz.
12- 3 tane yabancı dil bildiğinizi biliyoruz. Peki bu öğrendiğiniz dilleri nasıl seçtiniz? Dil bilmenin girişimcilik üzerinde etkileri sizce neler?
Evet, İngilizce, Almanca ve Arapça biliyorum. Yabancı dil öğrenmeye ve başka kültürleri tanımaya küçüklüğümden beri meraklıyım. Hatta bu ara da Kore dili ilgimi çektiği için bir konuşma kulübüne katıldım. İngilizce ve Almanca ilkokuldan lise sona kadar olan süreçte edindiğim dillerdi. Uluslararası Girişimcilik bölümünü okuduğumdan bahsetmiştim. Bu bölümün çok özel bir programı var. Rusça ya da Arapça tercihinize göre eğitiminizin yaklaşık 1 yılını Rusya Moskova’da ya da Ürdün Amman’da geçiriyorsunuz. Ben de bu çerçevede Ürdün Devlet Üniversitesi’nde Arapça eğitimi aldım. Kendim kişisel olarak da Malta Üniversitesi’nde İş İngilizcesi eğitimi aldım. Bir yandan da uluslararası arkadaşlıklar kurdum, benim için yeni kültürler ile tanıştım. Bu deneyimler bir girişimci olarak hem ilham verebilir hem de dünyayı algılama biçiminizi değiştirir. Ayrıca birçok farklı kaynaktan da birinci elden bilgi edinebilirsiniz. Özellikle girişimcilik anlamında İngilizce kaynaklar, makaleler çok fazla. Bunlara bir çeviriye ihtiyaç duymadan erişebilirsiniz. İşinizi yurtdışına açma konusunda da müşterilerinizle ya da işbirliği yapacağınız kişilerle iletişimi direkt kendiniz sağlayabilirsiniz. Bunlar çok büyük artılar olacaktır.
ventus karavan
13- Son olarak girişimci adaylarına, girişimcilere veya kurumsal hayatta çalışanlara söylemek istediğiniz bir şey var mı? Tavsiyelerinizi bizlerle paylaşır mısınız?
Bir soruda yine paylaşmıştım, hiçbir zaman hazır hissetmeyecekler. Bunu hep söylüyorum, başlama gücünü kendinizde hissediyorsanız başlayın. Kervan yolda düzülür diye bir ata sözümüz de var. Girişimcilik öncesinde ne kadar deneyim elde etseniz de işin içine girince daha öğrenecek çok şeyiniz olduğunu göreceksiniz. Başlama konusunda sermaye eksikliği aklınıza takılıyorsa hibe programlarını ve yarışmaları mutlaka takip edin. Asla vazgeçmeyin demeyeceğim. Vazgeçeceğiniz noktayı doğru bilin sadece. İşinizi tutkuyla yapın ama kör kütük aşık olmayın 🙂  Herkese hayat macerasında başarılar diliyorum. Seçtiğiniz yollar sizi gerçekten mutlu olacağınız noktalara taşımak için araç olsun.

lginizi Çekebilecek Diğer 13ilinmeyenler Röportajlarımız

13 Soruda Belen Bakar ve Campie

13 Soruda Kemal Tamer ve Tamer Capital

13 Soruda Özgür Gündüz ve Clicks’us

 

Ayça Doğan

Gezmeyi, hayal kurmayı, yeni kültürleri ve dilleri öğrenmeyi seven bir üniversite öğrencisiyim. Okumak ve devamlı araştırarak kendime bir şeyler katmak ve bunları insanlarla paylaşmak beni ben yapan temel yapı taşlarından.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.