/

Markanızı oluştururken tükenmişlik sendromu yaşamamak için 5 ipucu

Markanızı oluştururken tükenmişlik sendromu yaşamamak için 5 ipucu

Tükenmişlik, yakın zamanda Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel olarak tanınan bir hastalık olarak sınıflandırılmıştır. Tam zamanlı çalışanların yaklaşık yarısı tükenmişlik sendromu yaşadı ve Y kuşağının% 84’ lük kısmı mevcut pozisyonlarında bu psikolojik sağlık krizini yaşadıklarını bildirdi. Dahası, araştırmacılar Harvard Business Review’da girişimcilerdeki “takıntılı tutku” nun tükenmişlikle büyük ölçüde ilişkili olduğunu bildirdi.

Sizi motive etmek için sağlıklı bir stres seviyesi gerekli olsa da, sürekli panik halinde olmak aslında sağlığınızın ve işinizin başarısızlığına katkıda bulunacaktır.

Markanızı oluştururken tükenmişlik sendromu yaşamamak için 5 ipucunu sizler için derledik;

 

  1. Hedeflerinizi hassaslaştırın

İşletmenizin kurucusu olarak bir adım geri çekilmeli ve kendinize şu soruyu sormalısınız: “Tutkularım en çok nerede yatıyor?”. Teknik bir kurucu olsanız bile, neden bir iş kurma kararına geldiğinizi tanımlamalısınız. Nihai iş hedefiniz nedir ve bunu gerçekleştirmek için nasıl benzersiz niteliklere sahipsiniz? Hedeflerinizi en değerli olana daraltmak, dağınık ve etkisiz hissetmek yerine onlara ulaşmanızı sağlar.

  1. Sizi merkezleyen bir plan oluşturun

Harika bir fikir, harika bir plan gerektirir. İşinizle ilgili olduğu için sizi ve kişisel marka stratejinizi vurgulamalısınız. Kişisel marka stratejinizin, tutarlı kalırken platformlarınız genelinde görünürlüğünüzü artırmak için eyleme geçirilebilir yollara sahip olması gerekir.

Çevrimiçi olarak nerelerde etkileşimde bulunduğunuzu belirleyin ve ardından çabalarınızı en iyi etkileşimle platformlarınız üzerinde yoğunlaştırın. Amerika Merkezli uluslararası yönetim danışmanlık firması Mckinsey’e göre marka hedeflerinizle uyumlu bir CEO’ ya sahip olmak diğer şirketler arasından sıyrılarak zirveye tırmanmanızda çok büyük katkı sağlıyor

 

 

  1. Değerlerinizi destekleyen bir ekip oluşturun

Amerika menşeili bir deneyim yönetimi şirketi olan Qualtrics paylaşılan değerlere dayalı işe almayı, becerilerin üzerinde tutuyor. Markanızın iş ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olması gerekir ve her ikisinin de başarısı ikisini de destekler. İster yeni çalışanlar ister serbest çalışanlar işe alıyor olun, onlara her zaman değerlerinizi hatırlatın ve onları ağlarıyla paylaşmaya teşvik edin.

  1. Markanızı işletmenizin yanında takip edin

Başarınızı her zaman ilk hedefinize kadar takip etmelisiniz. Sektörünüzde başvurulan kişi oldunuz mu? Yatırımcılar değer teklifinizi daha iyi anlıyor mu? Müşterilerle görüştüğünüzde, işinizi sizi aldıkları için mi alıyorlar?

Yetkili içerik artık SEO’dan daha önemli. Uzmanlığınızı geliştirmek için blog yazıları, LinkedIn makaleleri ve Medium parçaları yazın ve ardından içeriğinizin nasıl performans gösterdiğini takip edin.

  1. Parayı takip edin

Kişisel bir markanın amacı kar etmektir. Rakipler arasında öne çıkmak, teklifiniz için daha fazla ücret almanızı sağlar. Şirketinizin görünürlüğü büyüdükçe fiyatlandırmanız da artabilir. Fiyatlandırmanızı yalnızca sunduğunuz hizmete değil, kendi Eşsiz Değer Önerinize göre oluşturun. Aslında Benzersiz Satış Teklifi * tanımlamak, hangi müşterileri hedeflediğinizi ve nedenini daha iyi belirlemenize olanak tanır.

 * Benzersiz Satış Teklifinizi (Unique selling proposition) nasıl tanımlarsınız?

Bir işletmeyi etkili bir şekilde pazarlamanın ilk adımı, yeteneklerinizi ve işletmenizin sektörünüzde doldurduğu beyaz alanı anlamaktır.

Kaçınılmaz olarak, rekabetle karşı karşıya kalacaksınız, bu yüzden sizi rakiplerinizden ayıran şeyin ana hatlarını çizmek için zaman ayırın. Sektörünüzden olabildiğince haberdar olun. Sektör haber bültenlerine kaydolun; ilgili ticari yayınları okuyun; ve endüstri etkinliklerine katılmayı düşünün. Bu, eğilimleri belirlemenize ve önemli haberlerle güncel kalmanıza olanak tanır. Ayrıca rakiplerinizi belirlemenize de yardımcı olacaktır. Ne yaptıklarına ve kendilerini potansiyel müşterilere nasıl sunduklarına yakından bakın.Ardından hedef müşterilerinizin kim olduğunu ve ne istediklerini belirleyin. Bu önemlidir – en büyük küçük işletme pazarlama tuzaklarından biri, araştırma yapmadan müşterinizi tanıdığınızı varsaymaktır.

Hedef müşterileriniz için sağladığınız hizmeti ve çözmekte olduğunuz sorunu net bir şekilde tanımlayın. Bu, müşterilerinize sağladığınız benzersiz fayda olan UVP’nizi tanımlamanıza yardımcı olacaktır.

Herkese satmaya çalışmıyorsun ki bu iyi bir şey. Amacınız, kimi hedeflediğinizi, ürününüzü neden istediklerini ve onlara en iyi şekilde nasıl ulaşacağınızı net bir şekilde tanımlamaktır. Bunu öğrendikten sonra, işiniz pazarlama planınızı tutarlı bir şekilde yürütmektir. Yatırımınızın işinizin ötesinde bir geri dönüşü

Markanızın yaşayacağı tükenmişlik sendromundan hızlıca kurtulmak için sizler için derlediğimiz bu bilgiler ışığında umarız sendromsuz bir şekilde markanızı yükseltirsiniz

İlginizi çekebilecek diğer yazılarımız;

Daha iyi bir E-posta Pazarlaması İçin 4 İpucu

 

E-posta Pazarlamasının Sosyal Medyadan İyi Olduğunun 6 Kanıtı

 

Uygulama Yaparken Dikkat Edilmesi Gereken 4 İpucu

 

Ayrıca sosyal medya hesaplarımızdan bizleri takip etmeyi unutmayın;
Instagram Hesabımız
Twitter Hesabımız

 

Hüseyin Atılgan

Araştırmayı, her konuda bilgiler edinmeyi, her insanın farklı bir bakış açısı olduğu için yeni insanlar tanımayı seven, her boşluk bulduğunda zamanını müziğe ayıran bir üniversite öğrencisiyim. Ailemizin düşünmekten, araştırmaktan ve üretmekten bıkmayanıyım.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.