/

Sosyal Girişimciliğin Tarihsel Süreci

Bu yazımızda sizlere, sosyal girişimciliğin tarihsel süreci ile birlikte tanımını yaparak,  günümüzde sosyal girişimcilik alanında nasıl uygulamalara sahip olduğumuzu anlatmaya çalışacağız.

Sosyal girişimciliğin kısa tanımını; girişimciliğin temel kural ve disiplinlerini uygulayarak, herhangi bir toplumsal sorunu veya ihtiyacı belirleyerek dönüştürücü değer önerisi geliştirilmesi ve çalışılan alandaki eşitsizliğin ve başarısızlığın oluşturduğu olumsuz durumu olabildiğince dengelenmeye çalışılması olarak yapabiliriz.

Sosyal girişimciler, çeşitli alanlarda insanlar arasındaki eşitsizlikleri gidermek, kendi finansal imkanlarıyla kendilerini dönüştüremeyecek ve ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan dezavantajlı gruplara yönelik kurulan girişimlerdir.

Girişimciler İçin Finans Rehberi: Arz Talep Yasası Nedir?

1974 yılında Nobel Barış Ödüllü ekonomist Muhammad Yunus’un, dezavantajlı gruplar için istihdam ve iş imkanı yaratmayı hedefleyen mikrokredi çalışması ile başlayan ve mikrokredi finans süreci ile birçok kişinin iş kurmasını sağlayan modeli ile başlayan, dünyadaki sosyal girişimcilik süreci, zamanla, dünyanın ilk ve en geniş sosyal girişimcilik platformu Ashoka’dan Kanadalı bir mühendis, internet ve film yapımcısı olan, eBay’in ilk başkanı Jeffrey Skoll’un kurduğu Skoll Vakfı’na kadar geniş çaplı organizasyonlar eliyle zamanla güçlenerek günümüze ulaştı ve halen de iş dünyası içerisinde sosyal faydanın payı artırılmaya devam ediliyor.

Sosyal girişimciliğin tarihsel süreç içerisinde giderek yaygın hale gelmesinde birçok faktör bulunmaktadır. Başlıca neden olarak, Steve Jobs’tan Nobel Ödüllü Muhammad Yunus’a kadar birçok girişimci ve ekonomist,  olağanüstü olarak görülen kişilerin çözülmesi imkansız gibi gözüken problemlere yönelik inovatif iş modelleriyle birlikte geliştirdikleri çözümlerle ilgi odağı olurlar ve buldukları çözümler ile başka problemlere yönelik çözümlerin kapısını aralarlar.

İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Programı’nın 7. yılında ödül kazananlar açıklandı

Ülkemizin iş dünyası da, sosyal girişimciliğin faydalarını ve iş modellerini geliştirmeye yönelik destek ve projelerine her geçen gün bir yenisini ekliyor. Geçtiğimiz günlerde, İbrahim Bodur Girişimcilik Programı’nın 7.yılında, faydalı iş modellerine sahip girişimler kendi kategorilerinde ödüllerin sahibi oldu. Programa yönelik daha fazla ayrıntıya buradan ulaşabilirsiniz. 

Motivasyon bağlamında baktığımızda, ekonomi girişimciliği ile sosyal girişimciliğin fayda sağlama potansiyeli bazında benzer bakış açılarına sahip olduğunu görüyoruz.  Tarımsal üretimin eşit talep ile dünya geneline ulaşmadığını, gıda israfından kaynaklı, Afrika ülkelerinde yaşanan gıdaya ulaşma problemi yaşayan insanlara yönelik yapılan çalışma sosyal girişimciliğin bir örneği iken, gıda bankacılığı ile gıda israfının önlenerek gıda arzının talep bazında tüm dünyaya eşit dağılmasını sağlamaya çalışmak ise ekonomi girişimciliğinin bir örneğidir. Her iki taraf da insanların hayatlarını dönüştürmeye ve iyileştirmeye odaklı çalışırlar.

Ekonomi girişimciliği, insanların ihtiyaçlarına inovatif çözüm ve teknolojiler geliştirerek, yeni çözümlerden yeni ihtiyaçlarla talep yaratarak katma değer sağlama yolculuğu iken; sosyal girişimciliği insanların arasındaki farklılıklara ve dezavantajlı grupların problemlerine yönelik eşitlikçi çözümler geliştirme çabası olarak değerlendirebiliriz.

Ekonomik girişimciliği sosyal girişimcilikten ayırt eden en önemli çizgi, kurulan iş modelinden getiri beklentisidir. Sosyal girişimcilik, insanların farklılıklarına ve zorluklarına karşı adanmışlık gerektirir. Ekonomi girişimcileri ise ortaya koydukları iş modeli ile birlikte, getiri sağlamaya çalışarak değer önerisi yaratırlar. Para amaç değil araçtır. Girişim, gelişim doygunluğuna ulaştığında ve karşılaşılan bir fırsat karşısında exit edilişinde ise para artık bitiş noktasıdır. Bir girişimin değer önerisi, o girişimin ekonomik ya da sosyal girişim olduğunu gösterir.

Sosyal girişimlerin, çözüme ihtiyaç duyan kitleler için, dönüştürücü değer yaratması gerekir. Pazar olarak, düşük gelirli, yaşam kalitesinin gelişime ihtiyaç duyduğu dezavantajlı grupları hedef alarak çözüm geliştirirler. Sosyal girişimler, insani ihtiyaç karşılamaya odaklı oldukları için kurdukları iş modeli gelir getirici olmaz fakat nadir de olsa gelir getirici uygulamalar bulunmaktadır. Bunun amacı ise, sosyal girişimlerin finansman altyapısının sağlıklı bir zeminde ilerlemesini sağlamak ve girişimin sağladığı faydayı daha da büyütüp artırmaktır.

Sosyal Girişimlerin Finansman Altyapısının Gelişim Süreci

Sosyal Girisimciligin Gelisim Sureci scaled 1

Sosyal girişimler de diğer ekonomik girişimler gibi yatırım çekmeye çalışırlar ve iş modellerinin finansal anlamda desteklenmesi için uğraşırlar. Ama sosyal girişim finansmanının altyapısı, haberlerde gördüğümüz girişim yatırımları haberlerindeki finans altyapısından biraz farklılık gösterir.

Sosyal girişimcilğe yönelik tarihte uygulamaya alınan ilk finansman uygulaması, 1970 yılında Nobel Ödüllü ekonomist Muhammad Yunus’un mikrokredi uygulamasıdır. İlk başarılı örneği ise Bangladeş’te uygulamaya alınan mikrokredi uygulaması ile ortaya çıkmıştır. İstihdam ve iş kurma odaklı bu sistem ile birlikte, en yoksul kesimin %50’si herhangi bir kredi sisteminden faydalanmadan kendisini yoksulluk sınırının üstüne taşıyabilmeyi başarmıştır.

man working wood engraving workshop scaled 2

Yoksullukla mücadelede başarılı finansal araçlardan birisi olan mikrokredi uygulaması, ülkeden ülkeye değişkenlik göstermekle birlikte uygulamanın başarısı, güven uygulamasına dayalıdır. Kredilerin geri ödeme sürecinin, olası bir aksaklık aşamasında herhangi bir adli önlem ya da tedbire başvurulmaz. Bunun yerine, ödeme planı yeniden oluşturulur. Kredinin geri ödeme süreci devam ederken, krediye başvuran insanlar, kendilerine sunulan eğitimlere devam ederek kuracakları iş için gerekli bilgi altyapısını oluşturmaya çalışırlar. Dünya genelinde mikrokredilerin vadeleri genel olarak bir yıldır. Geri ödeme süreci, kredi alındıktan sonra 1 hafta içerisinde başlar ve her haftaya eşit taksitlendirme uygulanır. Hedef kitle olarak ise halkın en yoksul %25’i ile yoksul kadınlar olarak belirlenir.

Günümüzde uygulanan diğer finansman uygulamaları ise; Değer Bankaları, Sosyal Yatırım Fonları ve Sosyal Borsa olarak sıralayabiliriz. Bu finansal yatırı  araçlarının amacı, diğer finans araçları gibi (hisse senedi, tahvil, türev piyasası v.b.) öncelik olarak finansal kazanç sağlamayı amaç edinmezler. Çalışma prensipleri özet olarak hisse senedi fonları, tahvil piyasası gibi araçlarla benzerdir fakat sosyal yatırım araçları, girişimlere finansman desteği yanında ayrıca yardım da ederler ve sosyal girişimin büyüme ve gelişim süreci içerisindeki performansı izlenir. Sosyal franchising adı verilen sistem ile birlikte, sosyal girişimin etkisinin diğer bölgelere de yayılması sağlanarak, yarattığı faydanın daha geniş kitlelere ulaştırılması amaçlanır.

Girişim Haberleri Kimdir?

Girişim Haberleri; Kasım 2020’den beri etkin ve aktif faaliyet gösteren, girişimcilik ekosistemine ait her bir parçaya değer vererek ilerleyen bir haber ve içerik sitesidir. Girişim Haberleri’nin en büyük misyonu, iş dünyasına hükmeden girişim ve yatırım aksiyonlarını inovatif bir ele alış ile bu sistemin parçası olan herkese dağıtmaktır. En büyük amacımız ise, ekosistemin en büyük haber kaynağı ve en çeşitli içerik üreticisi olarak, okurlarımıza yalnızca gelişmeleri iletmek değil, onların da bu gelişmelerin bir parçası olduklarını hissettirmektir. Siz de ekosistemdeki gelişmelerden haberdar olmak istiyorsanız bültenimize abone olabilir, bu ekosistemin bir parçası olarak her gün büyümek ve gelişmek istiyorsanız bizleri sosyal medya hesaplarımızdan takip ederek ailemize katılabilirsiniz.

İlginizi Çekebilecek Diğer #Gündem Yazılarımız İçin Tıklayınız.

Dilerseniz Girişim Haberleri Instagram hesabına buradan ulaşabilirsiniz.

Dilerseniz Girişim Haberleri LinkedIn hesabına buradan ulaşabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.