13 Soruda Musa Can Arslan ve ParkMentor

Değerli okurlarımız bu röportajımızda sizleri Musa Can Arslan, ve değerli girişimi ParkMentor  ile bir araya getiriyoruz.  Girişimcilik ekosistemini daha yakından tanırken girişimcilik dünyasına dair ipuçları da bulabileceğiniz bu yazımızla baş başa bırakıyoruz sizleri .

Keyifli okumalar…

 

1) Girişim Haberleri ailesi olarak girişimlerinizi ve sizi yakından takip etsek de sizi daha yakından tanımak isteyen okurlarımız için kendinizden, girişim yolculuğunuzdan ve deneyimlerinizden biraz bahsedebilir misiniz?

 

Ben ParkMentor kurucu ortağı Musa Can Arslan. Marmara Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünde eğitimine devam eden 22 yaşında genç bir girişimciyim. Her ne kadar o zamanlar farkında olmasamda girişimcilik serüvenim ilkokula giderken yaz aylarında arkadaşlarımla beraber ev hanımlarına çam fıstığı satarak başladı galiba ve bu süreç ortaokulda yakın bir arkadaşımla lastikçi açmaya karar vermemize doğru evrildi 🙂 2014 yılında lisedeyken müdüremizin beni Uluslararası Girişimcilik Merkezi ile tanıştırmasıyla içimdeki girişimciyi tam olarak keşfetme şansı buldum. Aynı yıl akıllı geri dönüşüm otomatları üzerine çalıştığımız girişimimizi kurduk fakat 2015 yılında Pakbil’i başarısız bir girişim olarak sonlandırmak zorunda kaldık. Şu anda da akıllı şehirlerde otoparkları uçtan uca otonomlaştırarak, yönetim süreçlerini dijitalleştirmek ve sürücülere daha rahat ve hızlı bir park süreci inşa etmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz.

 

 

 

2) ParkMentor girişiminin ortaya çıkış hikayesini ve misyonunuzu bizimle ve okurlarımızla paylaşabilir misiniz?

 

ParkMentor “otopark içerisinde sürücü ile iletişimi sağlayabilir miyiz?” sorusunun cevabı olarak ortaya çıktı. Çünkü önemli olan sürücüyü otoparkın kapısına kadar götürmek değil bunu hazır API ile yapmanız sadece 1 gününüzü alır fakat bizim amacımız sürücü A noktasından B noktasına yani otopark girişinden çıkış noktasına giderken onunla iletişim halinde kalabilmek. Aynı zamanda otopark sektöründe çok ciddi bir verimsizlik var. Bu verimsizlik hem işletmeleri hem de sürücüleri ciddi bir şekilde etkilemekte. Her ay 30 dakikamızı park yeri aramak için harcıyoruz, her yıl 180 km fazladan yol gidiyoruz. Otoparkların çoğu ise yönetim süreçlerini manuel olarak sürdürmekte. Örnek olarak çoğu otoparkta MRR(aylık tekrarlanan gelir) değerleri defterlerde tutulmakta.

Kartla giriş çıkış ise otoparkın giderlerini arttıran en önemli metriklerden biri. ParkMentor ise akıllı şehirler için yeni nesil park asistanı olarak yola çıkarak otoparkları dijitalleştirerek tüm süreci uçtan uca otonomlaştırmak üzerine çalışmalar yapıyor.

 

 

3) Bir girişimi kurarken en kritik noktalardan biri de ekiptir. Siz ekibinizi nasıl oluşturdunuz? İdeal bir ekip tanımınız var mı? Ekibinizi kurmaya ilk başladığınızda nasıl bir yol izlediniz?

 

Girişim fikriniz ne kadar iyi, ne kadar özgün, ne kadar yenilikçi olursa olsun onu hayata geçirebilecek, sizinle beraber yorulmaktan keyif alacak ekip arkadaşlarınız yoksa ileriye doğru adımlar atmak her geçen gün zorlaşır. Bu konuda kendimi çok şanslı hissediyorum. Çünkü birbirinden yetenekli, kendi alanlarında tecrübeli ve birbirleri ile uyum içerisinde çalışabilen, öğrenirken geliştirmekten, geliştirirken öğrenmekten, üretmekten keyif alan takım arkadaşlarına sahibim. Şu anda 16 kişilik bir ekibiz, ideal ekibi kurduğumu düşünüyorum 🙂

 

 

 

 

4) Girişiminiz için ya da iş hayatınız için “dönüm noktası” olarak adlandırdığınız bir anınız var mı?

 

Otoparklarla ilgili çalışma yaparken sektörün öncüsü olan işletmelerle işbirliği yapmanız gerekiyor. Çünkü sizi tercih etmesini istediğiniz otopark işletmelerine güven vermeniz lazım. Bu noktada Zemin İstanbul girişimi olarak İSPARK tarafından davet edilip destek sözü almamız ve çok yakın zamanda başlayacak olan POC sürecimizin Türkiye’nin en büyük otopark işletmesi olan İSPARK ile birlikte yapılacak olması ParkMentor’un geleceği için en önemli dönüm noktalarından biridir.

 

5) Türkiye’de girişimcilik için yeterli faaliyetler gerçekleştiğini düşünüyor musunuz? Sizce neler yapılabilir?

 

Türkiye ekosistemi son yıllarda çok hızlı bir şekilde büyüyor. Ekosisteme yeni katılan girişim hızlandırma merkezleri, kuluçka merkezleri ve teknokentler ile girişimciliğe olan ilgi her geçen gün artıyor. Fakat derin teknoloji içeren, operasyon yükü fazla olan girişiminiz varsa (ParkMentor gibi) ve riskli bir sektörde iş yapıyorsanız (pazar payının içerisinde kayıp paranın fazla olması) yatırım bulma konusunda maalesef oyun girişimleri kadar şanslı olamıyorsunuz 🙂 Bu vesileyle ekosistemin meleklerini otoparkları dijitalleştirmeye çağırıyorum. 🙂

 

6) İdol kabul edilen birçok insanın hayatında uyguladığı günlük rutinleri vardır. Peki sizin de hayatınızda başarılı olmak için uyguladığınız “rutinleriniz” var mı? Eğer cevabınız evet ise bizimle paylaşabilir misiniz?

 

Kendimi idol kabul edilen insanların arasına koymam için daha çok yol yürümem gerektiğine inanıyorum fakat başarılı olmanın tek rutininin de çok çalışmak olduğunu söylemeden geçemem. Güne mutlaka 06:30’da kahve ile başlarım, erken kalkarak güne kahve ile başlamak en büyük motivasyon kaynaklarımdan biri. Onun haricinde dediğim gibi başarılı olmanın en büyük sırrı çok çalışmak bu nedenle günlük rutin olarak 15-16 saat çalışıyorum.

 

 

7) Genç yaşınızda oldukça ses getiren bir girişime sahip biri olarak birçok başarınızın olduğunu bilsek de kendinizi en başarılı hissettiğiniz anı bizimle okurlarımızla paylaşır mısınız?

 

Tam anlamıyla “Başardım” demek için daha yolun çok başında olduğumu düşünüyorum. Fakat ekibimdeki her bir takım arkadaşımın, takım içerisinde olmaktan mutlu olduğu, çalışmaktan keyif aldığı her dakika kendimi başarılı sayabilirim. Çünkü ekibimin motivasyonunun yüksek olması beni her zaman daha güçlü ve daha mutlu hissettiriyor.

 

 

8) ParkMentor olarak yapay zeka teknolojisi kullanan az sayıda girişimden birisiniz. Türkiye’de ve Dünya’da gittikçe önem kazanan bu teknoloji hakkında görüşleriniz biz ve okurlarınız için oldukça değerli. Siz bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

ParkMentor, yapay zekayı görüntü işleme ve makine öğrenmesi ile park alanlarının boş olup olmadığını anlık ve noktasal olarak belirlemek için kullanıyor. Bu sayede kendi üreteceğimiz veriler doğrultusunda da yapacağımız analizlerle işletmeleri uçtan uca otonomlaştırıyoruz. Yapay zeka teknolojisinin hata payının insan kontrolünden kat ve kat az olduğunu düşündüğümüzde her sektörde kullanılması inanılmaz bir verim ortaya çıkaracaktır. Bu verimi sadece mali olarak düşünmemek gerekiyor, saatlerce uğraşıp yapacağınız işlemleri saniyeler içinde yapay zeka sizin yerinize yapabiliyor. Dünya genelinde farklı sektörlerde inanılmaz yapay zeka girişimleri görmek mümkün. Türkiye’de son yıllarda yapay zeka özelinde hizmet veren hızlandırma merkezleri ve yatırım fonları ile çok kısa bir zamanda yapay zeka girişimlerinin sayısının hızla artacağını düşünüyorum.

 

 

9) Her gün değer kazanan yapay zekanın Türkiye’deki başarılı örneklerinden biri olan ParkMentor’un kurucu ortağı olarak kendini bu konuda geliştirmek isteyen okurlarımıza ne önerirsiniz?

 

Kesinlikle her öğrencinin yapay zeka alanında uzmanlaşmasa bile bilgisinin olması gerekiyor. Çünkü dediğim gibi çok kısa bir zaman sonra her sektörde örneklerini göreceğiz ki inşaattan tutun tıpa kadar çoğu sektörde yapay zeka çalışmaları devam ediyor. Yapay zeka derslerinin de sadece üniversitelerde seçmeli ders olarak değil gerekirse ilkokullarda algoritma öğrenimi ile başlayıp devam etmesi gerekiyor. Çünkü yazılım alanında ilerlemek istiyorsanız, yazılım eğitimine üniversitede başlamak artık çok geç sayılıyor.

 

10) SosyalBen Vakfı, Tema Vakfı gibi Vakıflara ve STK’lere katılan birisi olarak Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarının özverili çalışmalarının yeterince değer gördüğünü düşünüyor musunuz? Bu konuda bizlere ve STK’lere düşen görevler nelerdir?

 

Sosyal gönüllülük/girişimcilik çalışmalarına son zamanlarda sıkça katılmaya çalışıyorum. Buradaki en büyük motivasyonumda benden daha genç olan arkadaşlarıma yaptığım hatalardan çıkardığım dersler doğrultusunda tecrübelerimi aktarabilmek. SosyalBen vakfında da bu nedenle çalışmalarıma devam ediyorum. Bence burada STK’lardan ziyade bizlere yani vatandaşlara çok büyük görevler düşüyor çünkü bizlerin destekleriyle ayakta kalan kuruluşlardır STK’lar. Bu desteğin sadece maddi olarak algılanmasını istemem, zaman ayırıp yapılan çalışmalara uzmanlık alanlarınız doğrultusunda vereceğiniz her destek STK’ları bir adım ileriye taşır.

 

11) Şimdiden başarılarıyla adından sıkça söz ettiren biri olsanız da biz gelecek planlarınızı ve kariyer hedeflerinizi de oldukça merak ediyoruz. Biraz bunlardan bahseder misiniz?

 

Teşekkürler, umarım dediğiniz kadar başarılı olabilirim 🙂 Tabii ki öncelikli hedefimiz ParkMentor ile otoparkları uçtan uca otonomlaştırarak sektörü dijitalleştirmek. Girişimci olmanın en keyifli yanlarından biri de galiba sürekli düşünüp fikir üretmek 🙂 Hayallerimi süsleyen birçok fikir var kafamın içerisinde, birkaçı hakkında kurucu ortaklarım ile de sürekli fikir alışverişi yapıyoruz zaten. Kısaca yaz ayının ortalarında devam ettirdiğimiz serüvenimize yeni sürprizler eklemeyi düşünüyoruz sonuçta ParkMentor devam ederken farklı sektörlerde de çalışmalar yapmanın hiçbir zararı olmaz 🙂

 

 

12) Uluslararası Girişimcilik Merkezinde geri dönüşüm ve atık yönetimi konusunda başarılı olmuş PAKPİL adlı bir girişiminiz var. Sizce geri dönüşüm konusunda bizlere düşen görevler nelerdir?

 

Pakbil benim girişimcilik ile tanışmama vesile olan girişimimizdi. 2014 yılında lisede Pakbil ile çok şey öğrendim 🙂 Fakat çok başarılı olduğumuzu söyleyemem. Çünkü projeyi birlikte yapmak için gidip görüştüğümüz kuruluşlar bizden hızlı davrandılar. Evet Pakbil hayata geçti fakat farklı bir isimle ve farklı bir kuruluş çatısı altında 🙂 Geri dönüşüm ve atık yönetimi ile ilgili çalışan girişimler beni çok heyecanlandırıyor belki de bunun en büyük nedenlerinden biri Pakbil’dir. Fakat vatandaşlarımızın biraz daha özenli olması gerektiğini düşünüyorum bu konuda. Geri dönüşüm konteynerlerini hemen hemen çoğu yerde bulmak mümkün fakat bizler hala geri dönüştürülebilir malzemeler için normal konteynerleri kullanıyoruz. Bu konu ile ilgili çalışmalar yapan STK’larında yerel yönetimler ile yaptığı işbirliklerinin arttırılması gerekiyor ki vatandaş daha sağlıklı ve daha hızlı bir şekilde bu sürece adapte olabilsin.

 

 

 

  1. Son olarak, girişimci olmak isteyen gençlere ve girişimcilik dünyasını yakından takip eden okurlarımıza verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?

 

Tavsiye vermek için belki çok gencim ama girişimci olmak isteyen genç arkadaşlara tavsiyem asla pes etmemeleri. Ne olursa olsun, hangi zorlukla karşılaşırlarsa karşılaşsınlar risk almaktan, kaybetmekten korkmasınlar. Bol bol hayal kursunlar, akıllarına gelen en saçma fikri bile not alsınlar. En sonunda bulacakları o mükemmel fikir başta saçma dedikleri fikirlerden türetilip ortaya çıkıyor.

ParkMentor kurucusu Musa Can Arslan Linkedin Hesabı

ParkMentor Linkedin Hesabı 

ParkMentor Instagram Hesabı 

 

İlginizi Çekebilecek Diğer Röportajlarımız:

13 Soruda Mustafa Çalışkan ve Proje Gezgini

13 Soruda Çiğdem Sezer ve Çiğdem Sezer Akademi

13 Soruda Emirhan Kabakçı ve Eka Dijital Ajans

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.